top of page

Kadastro Tespitine İtiraz ve Dava Süreci

  • Dal Hukuk
  • 8 Eki
  • 3 dakikada okunur

Kadastro tespitine itiraz, kadastro tespit ekiplerince tutulan tutacağın gerçeğe aykırı olduğu hallerde takip edilmesi gereken önemli bir hukuki süreçtir. Bir arazinin tapu siciline kaydedilmesi için araziler ve haritalar üzerinde yapılan tespit-kadastro çalışmasının gerçeğe uygun olmadığı, başkalarının haklarını ihlal ettiği durumlarda yapılan hukuki itiraz ve dava sürecine kadastro tespitine itiraz denir. Dal Hukuk & Danışmanlık olarak bu yazımızda kadastro tespitine itiraz ve dava süreci hakkında bilgi vereceğiz.


Kadastro tespitine itiraz hakkı, Kadastro Kanunu 9. madde ve devamında düzenlenmektedir. Bu itiraz hakkı ile, ekipler tarafından tespit sırasında sehven yapılmış hataların düzeltilmesi ile tapuda yapılacak yanlış işlemlerin önüne geçerek kamu düzenini sağlamak amaçlanmaktadır.


Kesinleşmiş Kadastro Tespitine İtiraz:

Ekiplerce yapılan kadastro tespitlerinin tutanağa aktarılmasından sonra itiraz hakkının kullanılmaması ve kadastro mahkemesinde dava açılmaması üzerine 30 gün içinde söz konusu tutanak kesinleşir. Bu durumda Kadastro Kanununun 12. maddesi gereği kadastro öncesi hukuki sebeplere dayanarak kesinleşme tarihinden itibaren 10 yıl içinde itiraz veya dava yoluyla hak iddia edebilmek mümkündür.


Kadastro çalışmaları sırasında her taşınmaz için ayrı bir tutanak düzenlenmektedir. Bu tutanaklara itiraz etmek Kadastro Kanunu 9. madde ile birlikte mümkün kılınmıştır. Kadastro çalışmalarının ekipler tarafından yürütüldüğü yerde, kadastro teknisyenliğine veya kadastro komisyonuna itiraz edilebilmektedir. İtiraz süresi, kadastro ekiplerinin çalışma süresinin bitimine kadar olan zamandan ibarettir.


Bu tutanak ve ekler, 10 gün içinde kadastro komisyonuna gönderilmek zorundadır. Bu şekilde tutanaklar komisyon tarafından incelemeye tabi tutulur. İtiraz konusu tutanaklar, uygulanan belgelere dayanması mecburidir. Aksi takdirde, itirazlar incelenmeyecek olup dikkate alınmayacaktır. Bu aşamada tanık dinletmek olanaksızdır bu sebeple bunun ancak dava aşamasında yapılması mümkündür.


Komisyon tarafından incelenen tutanaklar,  muhtarlık ve kadastro müdürlüğünde ilana çıkarılır. Bu ilanın başladığı günün ertesinden başlamak üzere ilgililer, 30 gün içinde  kadastro mahkemelerinde dava açma hakkına sahiptir.


30 günün geçmesi ile dava açılmaması halinde hak düşürücü süre sona erer ve bundan sonra tutanaklar kesin hale gelip kadastro mahkemelerinde dava açılamaz. Kesinleşmenin üzerine 3 ay içinde tutanaklar, kadastro müdürlüğünce tapuya kaydettirilir.


Kadastro Tespitine İtiraz Davası :

Burada iki çeşit davadan bahsetmek mümkündür. Bunlardan ilki ilgiliye itiraz hakkı tanıyan ve ilanın ertesi gününden başlamak üzere 30 içinde kadastro mahkemelerinde açılabilen davadır. Diğeri ise, tutanağın kesinleşmesinden sonra 10 yıllık hak düşürücü süre içerisinde asliye hukuk mahkemelerinde açılan tapu iptal ve tescil davasıdır.


Kadastro mahkemelerinde açılabilen davanın konusu doğrudan tespite karşı yapılan itirazdır. Bunun yanı sıra asliye hukuk mahkemesinde açılan tapu iptal ve tescil davasında itiraz söz konusu olmayıp tapunun iptali talebi gündeme gelmektedir.


Tapu iptal ve tescil davasında asli unsur itiraz olmayıp bu dava ile ilgilisine ek bir hak tanınmıştır. Bu nedenle kadastro tespitine itiraz davası, tutanağın kesinleşmesinden önceki 30 gün içinde kadastro mahkemelerinde açılabilen davayı ifade etmektedir.


Kadastro Tespitine İtiraz Tapu İptal ve Tescil :

Kadastro tespitine itiraz edilmemesi veya dava açılmaması ile tutanakların kesinleşmesi üzerine mevzuatta, ilgiliye ek bir hak daha tanınmıştır. Hak sahibi, hata ile kesinleşmiş olan tutanakların on yıllık bir hak düşürücü süre içerisinde tapu iptal ve tescil davası açarak düzeltilmesini sağlayabilecektir.


Kadastro tespiti tutanaklarına ekip çalışmalarının bitimine kadar  itiraz olmaması veya  ilanın ertesi gününden başlamak üzere 30 gün içinde dava açılmaması üzerine kadastro tespiti kesinleşir. Kadastro Kanunun 12. maddesi gereğince tutanakların kesinleşmesinden sonra da tapu iptal ve tescil davası açarak hak iddia edebilmek mümkündür.


Bu dava kadastro tespitlerine ait  tutanakların  kesinleşmesi ile başlayarak 10 yıl içinde açılabilmektedir. Kanunda belirtilen bu süre, zamanaşımı süresi değil hak düşürücü süreyi ifade eder. Kadastroyu konu edinen iddia ve haklara ilişkin davalar kadastro mahkemelerinin görev alanına girmektedir. Eğer tutanaklar kesinleştikten sonra dava açılacaksa asliye hukuk mahkemesi görevli olacaktır.


Gayrimenkul hukuku taşınmazlara ilişkin olarak vatandaşların sahip olduğu ve olacağı hak ve yükümlülükleri işleyen hukuk dalıdır. Eşya hukuku ve idare hukuku ile inşaat sektörü ve zirai çalışmalara ilişkin bilgi sahibi olmayı gerektiren geniş bir alanı ilgilendiren gayrimenkul hukuku uyuşmazlıkları, konuya ilişkin olarak büyük bir profesyonellik ve deneyim gerektirir. Dal Hukuk & Danışmanlık olarak bilgi ve deneyimimiz ile özel hukukun birçok alanında olduğu gibi, gayrimenkul hukuku alanında da hak arayışı içerisinde olan müvekkillerimize hukuki destek hizmeti temin etmekteyiz.

© 2025                                                                                  

Dal Hukuk & Danışmanlık I Av. Kerimhan Dal 

  • LinkedIn
bottom of page