top of page

Tenkis Davası ve Mirasta Saklı Pay

  • Dal Hukuk
  • 3 Tem
  • 4 dakikada okunur

Anayasal bir hak olan mülkiyet hakkı üzerinde kişilerin tasarruf edebilmeleri esastır. Ancak miras hukukumuza göre miras bırakan kişinin kendi malvarlığı üzerinde sınırsız bir tasarruf hakkı söz konusu değildir. Miras bırakan kişinin mirasçılarının yasal paylarının daha azını edinecekleri şekilde tasarrufta bulunabilmesinin sınırını, mirasçıların saklı payları belirlemektedir. Kolaylıkla anlaşılacağı üzere tenkis davası özellikle muris muvazaası yani mirastan mal kaçırma hallerinde önem taşımaktadır. Bu durumda tenkis davaları, saklı paya tecavüz edilip edilmediği hususları gündeme gelecektir.


Tenkis Davası Nedir?

Mirasbırakanın, saklı pay sahibi olan mirasçılarının miras hakkına tecavüz edecek şekilde tasarruflarda bulunması halinde, tasarruf özgürlüğünde meydana gelen aşımın Türk Medeni Kanunumuz'da öngörülmüş olan saklı pay sınırına çekilmesi adına, miras bırakanın ölümünün ardından mirasçılar tarafından tenkis davası açılması ve saklı paya ilişkin meydana gelen ihlalin giderilmesi gerekmektedir.


Saklı pay sahipleri bu paylarının ihlal edilmesi üzerine tenkis davası açabilirler. Bu ihlal sadece saklı pay sahibi mirasçıların alanlarına müdahale olarak değil aynı zaman da miras bırakanın saklı pay sahibi olan mirasçılarından mal kaçırma şeklinde de karşımıza çıkabilir. Yine bu durumda da tenkis davası, saklı pay sahibi olan mirasçıların başvurduğu bir dava türüdür.


Saklı Pay Nedir?

Saklı pay, miras bırakanın mirası üzerinde yasal olarak var olan ve miras bırakanın dahi bu durumu değiştiremeyeceği bir haktır. Mirasbırakan yani muris, saklı pay hakkı sahibi olan mirasçılarının saklı paylarını ihlal edecek şekilde tasarrufta bulunamaz. Özetle, miras bırakanın hiçbir şekilde mirası üzerinde müdahale edemediği paya saklı pay denir. Bu yasal düzenleme ile de güvence altına alınan saklı pay sahiplerine de ‘’saklı pay sahibi mirasçılar ‘’ denir.


Hukuk sistemimizde murisin kendi malvarlığı üzerindeki tasarruf yetkisi, çeşitli istisnai haller baz alınarak kısıtlanmıştır. Türk Medeni Kanunumuzda düzenlenmiş olan saklı pay mirasçıları da bu istisnalardan birisidir. Saklı pay, mirasbırakanın yalnızca kanunda sınırlı olarak sayılmış olan mirasçılarına tanınmış bir haktır.



Saklı Pay Sahibi Mirasçılar Kimlerdir?

Türk Medeni Kanunu m.505 "Mirasçı olarak altsoyu, ana ve babası veya eşi bulunan miras bırakan, mirasının saklı paylar dışında kalan kısmında ölüme bağlı tasarrufta bulunabilir. Bu mirasçılardan hiç biri yoksa, mirasbırakan mirasının tamamında tasarruf edebilir." Kanun maddesinden açıkça anlaşılabileceği üzere miras hukukumuza göre saklı pay sahibi mirasçılar:

  • Miras bırakanın altsoy yani miras bırakanın çocukları ve onların altsoyu,

  • Miras bırakanın ana ve babası,

  • Miras bırakanın eşidir.


Dikkat edilecek olursa Türk Medeni Kanununda mirasbırakanın tüm altsoyu saklı pay sahibi olarak kabul edilmişken, üst soyunun tamamı saklı pay sahibi kabul edilmemiş, yalnızca anne ve babası saklı pay sahibi olarak belirlenmiştir. Bu kişilerin miras üzerindeki saklı payları hiçbir şekilde yok sayılamaz. Eğer miras üzerinde saklı payları ihlal ediliyor ise saklı pay sahibi mirasçılar tenkis davası açarak ihlalin durdurulmasını talep edebilirler. Kardeşlerin saklı payı bulunmamaktadır.


Kanunun emredici düzenlemelerinde saklı pay sahibi olarak kabul edilmeyen tüm bu mirasçıların miras hakkı üzerinde miras bırakanın tam tasarruf hakkı bulunduğunu söylemek yanlış olmayacaktır.


Saklı Pay Sahibi Mirasçıların Saklı Pay Oranları

Türk Medeni Kanunu m.506 göre saklı pay aşağıdaki oranlardan ibarettir:

  • Altsoy için yasal miras payının yarısı,

  • Ana ve babadan her biri için yasal miras payının dörtte biri,

  • Sağ kalan eş için, altsoy veya ana ve baba zümresiyle birlikte mirasçı olması hâlinde yasal miras payının tamamı, diğer hâllerde yasal miras payının dörtte üçü saklı paydır.


Tenkis davasında murisin tasarruf yetki alanının belirlenebilmesi için tenkis davasına esas olacak olan terekenin belirlenmesi gerekir, bu da tereke aktiflerinin tereke pasiflerinden çıkarılması ve ek olarak denkleştirme gibi sağlar arası kazandırmaların dikkate alınması yoluyla sağlanacaktır. Mirasbırakana ait tüm aktifler yani malvarlığı değerleri toplanır, mirasbırakanın borçları, cenaze giderleri, terekenin mühürlenmesi ve yazımı giderleri, mirasbırakan ile birlikte yaşayan ve onun tarafından bakılan kimselerin üç aylık geçim giderleri terekeden indirilir; sonrasında sigorta alacağının murisin ölümü zamanındaki satın alma değeri ve mirasbırakanın sağlararası karşılıksız kazandırmaları, tenkise tâbi oldukları ölçüde, tasarruf edilebilir kısmın hesabında terekeye eklenir.


Tenkis Davası Kimlere Karşı Açılabilir?

Tenkis Davası, saklı pay sahibi mirasçıların saklı paylarının, muris tarafından tasarruf yetkisi aşılmak suretiyle lehlerine olacak şekilde ihlal edildiği kimselerdir. Bu kişiler diğer mirasçılar olabileceği gibi üçüncü kişiler de olabilir. Hatta dürüstlük kuralına aykırı olarak tenkis davası açılabilecek bu kişilerden kazanımda bulunan kişiler dahi, bizzat muris tarafından kazandırma yoluyla malvarlığı edinmedikleri halde tenkis davasında davalı olabileceklerdir. Ancak iyiniyetli kişilerin geri verme borcunun çerçevesi çizilirken, Türk Medeni Kanunu m.566 hükmü dikkate alınmalıdır:

Türk Medeni Kanunu m.566 "Kendisine tenkise tâbi bir kazandırma yapılmış olan kimse iyiniyetli ise, sadece mirasın geçmesi anında kazandırmadan elinde kalanı geri vermekle yükümlüdür; iyiniyetli değilse, iyiniyetli olmayan zilyedin geri verme borcuna ilişkin hükümlere göre sorumlu olur. Miras sözleşmesiyle elde ettiği kazandırma tenkise tâbi tutulan kimse, bu kazandırma için mirasbırakana verdiği karşılığın tenkis oranında geri verilmesini isteyebilir."


Tenkis Davası Kimler Tarafından Açılabilmektedir?

  1. Tenkis davası, saklı payının karşılığını alamamış olan saklı pay sahibi mirasçılar tarafından açılabilir. Saklı pay sahibi olan ve olmayan kimselere yapılan kazandırmalar orantılı olarak tenkis edilir.

  2. Mirasçıların alacaklıları ve iflas idaresi de şartların mevcut olması halinde tenkis davası açabileceklerdir. Mirasçıların alacaklıları ve iflas dairesi tarafından tenkis davası açılabilecek haller TMK m.562 hükmünde sınırlı olarak sayılmıştır. Kural olan bu davanın saklı pay sahibi mirasçılar tarafından açılmasıdır.

  3. Fiil ehliyetine sahip olmayan saklı pay sahibi mirasçılar için tenkis davasını açacak kişi bu kimselerin kanuni temsilcileridir. Bu davayı açmak kanuni temsilci açısından yalnızca bir yetki değil, aynı zamanda bir sorumluluktur. Aksi takdirde sonradan yaşanabilecek olan zararlardan şahsen sorumluluğunun doğması ihtimali söz konusu olabilecektir.

Anlaşıldığı üzere tenkis davasını ilk olarak saklı pay sahibi mirasçıların açma yetkisi vardır. Aynı zamanda da kanunun verdiği yetkiye göre saklı pay sahibi mirasçının iflası halinde veya borçlarını ödeyemeyeceğine dair alacaklılarının elinde aciz belgesi var ise o halde hem iflas dairesinin hem de alacaklıların saklı pay sahibi mirasçının adına tenkis davası açma yetkileri vardır. Ayrıca miras bırakanın mirasçılıktan çıkarmasına saklı pay sahibi mirasçı itiraz etmemesi durumunda da yine iflas dairesi ve alacaklıları tenkis davası açabilir.


Dal Hukuk & Danışmanlık Bürosu olarak, miras ve ölüme bağlı tasarruf işlemlerinde müvekkillerimizin mağduriyet yaşamaması ve haklarının koruması adına en hızlı çözümü bularak yol gösteriyoruz. Vasiyetname düzenleme ve tenfizi, saklı paylı mirasçılarının tenkis davası, veraset ilamı ve tereke işlemleri miras hukukuna konu olan başlıca hukuki süreçler Dal Hukuk & Danışmanlık tarafından müvekkilleri adına sıkı sıkıya takip edilmektedir. 

© 2025                                                                                  

Dal Hukuk & Danışmanlık I Av. Kerimhan Dal 

  • LinkedIn
bottom of page